İzmir Büyükşehir Belediyesi iştirakleri İzELMAN A.Ş. ve İzENERJİ A.Ş. tarafından, Genel-İş Sendikası'nın ücret ödemelerine ilişkin başlattığı eylemlere dair bir açıklama yapıldı. Açıklamada, işçilerin ana ücretlerinin tamamının ödendiği vurgulanarak, eylemin hukuki bir dayanağının olmadığı ifade edildi.

İzmir Büyükşehir Belediyesi iştiraklerinin yaptığı açıklamada, DİSK Genel-İş üyesi bir grup çalışanın, 11 Kasım 2023 tarihinde belediye önünde gerçekleştirdiği protesto eylemine değinildi. Eylemin gerekçesi olarak, çalışanların ücretlerinin geç ödendiği ya da ödenmediği iddiaları öne sürüldü. Ancak belediye, tüm kamuoyuna yaptığı açıklamada, merkezi idarenin kaynaklarından yapılan haksız kesintilere rağmen, işçilerin ana ücretlerinin toplu iş sözleşmesi kapsamında ödenmiş olduğunu belirtti. İşçilerin ana ücretlerine ilişkin herhangi bir alacak durumunun söz konusu olmadığı vurgulandı.

Ayrıca, eylül ve ekim aylarında yapılan toplu iş sözleşmesi farklarının da ödenmiş olduğu ifade edilerek, yapılan eylemin hukuki veya meşru bir temeli olmadığı ifade edildi. Açıklamada, dayanağı olmayan tüm iş ve işlemlere hukuksal sınırlarda yanıt verileceği belirtildi. Sendikanın düzenlediği eylemde atılan sloganların ise, 'iş ekmek yoksa barışın da olmayacağı' temalı olması ve bu noktada İzmir Büyükşehir Belediyesi’ni hedef almasının talihsizlik olduğu ifade edildi. Açıklamada, sendika yöneticilerine yönelik, ya politik bir savrulma içerisinde oldukları ya da emek mücadelesinin kazanımlarını gerçek olmayan politikaların aracı haline getirdikleri eleştirisi yapıldı.

Belediye, sendika yöneticilerine açık bir çağrı yaparak, İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin tüm olumsuzluklara rağmen kente hizmet etme ve emekçilerin ücretlerini ödeme çabasını anlama noktasında bir sendikal anlayışının sergilenmesinin önemine vurgu yaptı. Sendika yöneticilerinin, en kısa sürede başlatılan eylemlerle belediyeyi çalışamaz hale getirmeye çalışmasının emek mücadelesine bir katkı sağlamayacağı belirtildi.

Son olarak, sosyal demokrat belediyeciliğin otoriter yaklaşımlarla teslim alınmaya çalışıldığı bir dönemde, tüm bu meselelerde kamu hizmetinin ve halkla bütünleşmenin önemine değinilerek, konunun muhataplarını halkın yanında olmaya ve her koşulda kamusal hizmetin sürdürülmesine çağırdı.