Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Firdevs Seyfe Şen, empat bireyler ile psikopat kişiler arasındaki ilişkilere dair önemli bilgiler paylaştı. Dr. Şen, empatların derin anlayış ve şefkat duygusuyla hareket ettiklerini, psikopatların ise bu duyguları kendi çıkarları için bir manipülasyon aracı olarak kullandıklarını belirtti.

Empat-psikopat ilişkisi güçlü gibi görünse de aslında toksik!

Dr. Şen, empatların başlangıçta yaralı bir ruh gibi görünen psikopatları iyileştirmeyi arzulayarak onlara çekildiğini ifade etti. Ancak zamanla empatın sürekli veren ve psikopatın sürekli alan biri olması sebebiyle ilişkinin bir kısır döngüye girdiğini vurguladı. Dışarıdan bakıldığında güçlü bir çekim gibi görünse de, bu ilişkinin içeride tüketici ve yıpratıcı bir toksiklik taşıdığını belirtti. Bu noktada Dr. Şen, "Bu durum bir çekim değil, yalnızca bir yanılgıdır." diye ekledi.

Psikopatlar karşı tarafın duygularını araç olarak kullanıyor, sevgi vermiyor!

Dr. Şen, "Psikopat biriyle mi birlikteyim?" sorusunun cevabını bulmanın yollarını da açıkladı. Psikopatlığın aslında bir hastalık olmadığını, çoğunlukla anti-sosyal kişilik bozukluğuyla ilgili bir durum olduğunu belirtti. Ancak her anti-sosyal bireyin psikopat olmadığını vurguladı. Psikopatların genelde manipülatif davranışlar sergileyen, vicdan yoksunluğu ve empati eksikliği olan kişiler olduğunu dile getirdi.

Dr. Şen, bu bireylerin başlangıçta karizmatik ve çekici görünebildiklerini, zamanla ise aşırı kontrolcü, yalan söyleyen, sürekli suçlu hissettiren, karşı tarafı manipüle eden kişilere dönüştüklerini ifade etti. Karşıdaki kişinin davranışlarında sürekli suçluluk hissetmek, kafa karışıklığı yaşamak veya kendini yetersiz hissetmek gibi durumlar yaşanıyorsa, o kişi psikopat olma ihtimali taşıyor demektir. Dr. Şen, "En kısa zamanda ondan uzaklaşmanın bir yolunu bulmalısınız. Unutmayın, psikopat kişiler duygularınızı araç olarak kullanırlar. Sevgi vermezler. Sadece sevgiymiş gibi yaparlar ve sizi tüketirler." dedi.

Empatlar, iyileştirme güdüsüyle hareket ediyor!

Dr. Şen, empat kişilerin neden hep yardıma muhtaç bireylere çekildiklerine dair, bu durumun bir doğal çekim olduğunu belirtti. "Gerçekten bir şimşeğin paratonere çekilmesi gibidir bu kişilerin yardıma muhtaç bireylere olan çekimleri." diye ifade etti. Empatların başkalarının duygularını derinlemesine hissetme yetisi, onları yardıma muhtaç insanlara yönlendiriyor. Bu durum, bir denge kurmak yerine daha çok toksik ilişkilerin oluşmasına neden oluyor.

Empatlar sürekli vermek istediğinden ve verici rolünde olduklarından, karşı taraf yalnızca alıcı rolde kalabiliyor. Dr. Şen, bu durumun zamanla empatları tüketeceğini vurgulayarak, empatların iyileştirme güdüsüyle hareket etmesinin onları yalnızca tükenmeye götürdüğünü belirtti. "Sonuç olarak, bu durum onların zamanla kendilerini tüketmelerinden başka bir işe yaramaz." cümlesiyle bu durumu sonlandırdı.