Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu, 60 yıllık geçmişiyle Türkiye'nin bisiklet tutkusunu simgelerken, zaman içerisinde önemli zorluklar ve zaferlerle dolu bir serüven yaşamıştır. Zorluklara rağmen, bu organizasyon ekonomik sıkıntılar, savaşlar ve ertelemelere rağmen devam etmiş, bisiklet kültürü ve bisiklet sevgisini nesilden nesile taşıyarak Türk halkının kalbinde yer edinmiştir.
1963'te "Marmara Turu" adıyla başlayan bu yolculuk, 1965 yılında uluslararası statü kazanmış ve o günden bu yana Türk bisikletinin gelişimine katkıda bulunmuştur. Pandemi haricinde kesintisiz devam eden tam bir kültürel gelenek haline gelen bu tur, Cumhurbaşkanlığı makamının ve spor camiasının desteğiyle güçlenmiştir. Türkiye'nin en üst kategori uluslararası bisiklet yarışı olarak bilinen bu etkinlik, dünya bisiklet takımlarını ülkenin doğal ve tarihi güzellikleri içerisinde ağırlamaktadır.
Türkiye Bisiklet Turu, 2010 yılında Turkuaz renkli lider mayosunun kullanılmaya başlanmasıyla yeni bir döneme girmiştir. Turkuaz forma, Ege'nin göz alıcı sularından ilham alarak zamanla Olimpiyat şampiyonlarının kazandığı bir simge haline gelmiştir. Etkinlik, yıllar boyunca Türkiye'nin turizm tanıtımına katkıda bulunmuş ve dünya çapında bir medya yansıması yaratmıştır.
Bu tura katılan ve unutulmaz başarılar elde eden isimler arasında iki kez genel klasman galibi olan Rıfat Çalışkan, Ali Hüryılmaz, Erdinç Doğan, Ghader Mizbani ve Mert Mutlu gibi isimler dikkat çekmektedir. Ayrıca, 11 etap zaferiyle Mark Cavendish ve André Greipel gibi efsaneler, Türkiye'yi dünya bisikletinin gündemine taşıyan önemli sporcular olmuştur. 60 yıl boyunca devam eden bu etkinlik, sadece bir yarış değil, aynı zamanda bir kültür ve tutku olarak varlığını sürdürmektedir.
Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu, 27 Nisan-7 Mayıs 2024 tarihleri arasında gerçekleşecek olan 60. yılında, 8 gün sürecek ve 8 etapta dünya çapında tanınan bisikletçilerin yarışlarına sahne olacaktır. Etkinliğin tarihi 1963 yılına kadar uzanırken, uluslararası düzeyde ilk defa 1965 yılında düzenlenmiş ve o zamandan beri katılımcıları ve izleyicileri kendine çekmeyi başarmıştır. Türkiye'nin sanayi ve altyapı gelişmelerine; krizlere, afetlere ve jeopolitik olaylara tanıklık eden bu tur, pandemiden sonra yeniden başladığı gibi etkin bir şekilde devam etmektedir.
2017 yılında, UCI Dünya Turu seviyesine çıkarak önemli bir uluslararası platform olma özelliğine kavuşmuştur. 2004 yılından itibaren UCI takvimine girmesiyle birlikte, profesyonel takımların yarışmaya katılması gerçekleşmiş ve 2006 yılında 2.2 kategorisinde yer almıştır. 2010 yılında ise 2.HC kategorisine yükselmiştir. Bu yıl ilk kez "Turkuaz" renkli lider forması kullanılmaya başlanmış ve genel klasman lideri bu forma ile ödüllendirilmiştir.
Son yıllarda özellikle genç sporcular için önemli bir gelişim alanı haline gelen bu etkinlik, birçok genç yeteneğin uluslararası arenada kendini göstermesine fırsat vermiştir. Jasper Philipsen gibi bisikletçiler, Türkiye Bisiklet Turu'nda gösterdikleri performanslarla kariyerlerinde önemli adımlar atmışlardır. 60. yılını kutlayacak olan bu tur, Türk bisiklet kültürü için önemli bir kilometre taşı olmaya devam etmektedir.
Sonuç olarak, Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu, Türkiye'nin uluslararası bisiklet kültürüne önemli katkılarda bulunmuş, genç yeteneklere fırsatlar sunmuş ve bisiklet tutkusunu kuşaktan kuşağa taşıyan bir organizasyon olarak varlığını sürdürmektedir.
